Birçoğumuzun yaşadığı bahar yorgunluğu, ilkbahar ve sonbaharın ilk günlerinde halsizlik, uykusuzluk ya da aşırı uyku hali, isteksizlik ve üşengeçlik gibi belirtilerle kendini gösteriyor. Bebek adayı anneler bu mevsim geçişlerinin olumsuz etkilerini değişen hormonlarıyla birlikte çok daha fazla hissediyor.
Özellikle ilkbaharda doğanın uyandığı, güneşin daha fazla etkili olmaya başladığı dönemde, insanın hormonsal durumunda bazı değişiklikler meydana gelir. Vücutta bazı hormonlar, karanlık ve dinlenme halindeyken bazı hormonlar güneş ışınlarının daha fazla olduğu dönemlerde salgılanır. Bu hormonlar insanın daha neşeli, daha enerjik ve mutlu olmasını sağlar. Vücudun bu hormonsal değişime hızla ayak uyduramaması ise bahar yorgunluğunun nedenidir.
Hamileliğin ilk 3 ayında düşük tehdidi gibi bir durum yoksa eğer, bu dönemde sık sık açık havaya çıkmak ve yürüyüş yapmak, hem bulantıların azalmasını hem de enerji düzeyinin yükselerek vücudun mevcut değişime ayak uydurmasını sağlar. Egzersiz yorgunluğu arttırmaz, tam aksine enerjiyi arttırır, anne adayının kendini daha iyi hissetmesini sağlar. Hamileliğin ikinci 3 aylık döneminde, düzenli ve dengeli beslenebilen, sıvı alımını dengelemiş egzersiz yapan hamilelerde bahar yorgunluğu daha az hissedilir. Çünkü hamileliğin ilk dönemlerindeki hormonal değişimlere vücut adapte olmuştur. Beslenme düzeni oturmuş, hamileliğin en aktif en keyifli dönemine gelinmiştir. Hamileliğin son 3 ayında, büyüyen rahim ve içindeki fetüsün artan ihtiyaçları nedeniyle, bahar yorgunluğunun belirtileri daha fazla hissedilmeye başlanır. Gece uykuları bozulmuştur. Büyüyen rahim nedeniyle hazımsızlık ve iştahsızlık gelişebilir. Yapılması gereken, enerjinin dengelenmesi için egzersizleri aksatmamak, beslenme prensiplerini yerine getirmek, bol sıvı tüketmek ve gerekli B grubu vitamin desteğini almaktır tabi kullanılacak tüm vitamin, mineral takviye ilaçlarının tamamı doktor tavsiye olmadan kullanılmamalıdır. Ayrıca yorgunluğun önlenmesinde su içmenin önemi büyüktür. Örneğin;60 kilo bir anne adayının vücudunda 2400-3000 cc arası su olmalıdır. Yorgunluğu önlemede özellikle magnezyum, B, C ve E vitaminleri, folik asit ve potasyum önemlidir.